FLAGYL 500 mg film tablet ve kullanım özellikleri
Metronidazol etken maddesini içeren FLAGYL 500 mg film tablet, antimikrobiyal etkisiyle bakterilerin ve protozoonların neden olduğu çeşitli enfeksiyonların tedavisinde kullanılan önemli bir ilaçtır. Farmakolojik ve klinik yönleri itibarıyla, gastrointestinal sistem enfeksiyonlarından diş eti lezyonlarına, jinekolojik rahatsızlıklardan ameliyat sonrası profilaksiye kadar geniş bir endikasyon yelpazesine sahiptir. İmidazol türevi olan metronidazol, pek çok anaerobik bakteri ve protozoon türüne karşı etkilidir. Vücuttaki çok farklı doku ve organlarda gelişen enfeksiyonların giderilmesinde kritik bir rol oynar. Tıpta uzun yıllardır kullanılan bu molekülün güvenilirlik ve etkinlik profili, çok sayıda klinik çalışma ile desteklenir. FLAGYL 500 mg film tablet, özellikle antibiyotik grubu ilaçların farmakodinamik ve farmakokinetik işleyişini yansıtan örneklerden biri olması bakımından ayrı bir öneme sahiptir. Bu metinde, FLAGYL 500 mg film tabletin etken madde özellikleri, endikasyonları, kullanım koşulları, yan etki ve etkileşimleri hakkında akademik düzeyde geniş bir bakış sunulacaktır.
Etkin madde olarak metronidazolün özellikleri
FLAGYL 500 mg film tablet, her bir tablette 500 mg metronidazol içerir. Metronidazol, imidazol türevleri arasında yer alır ve özellikle anaerobik bakteriler ile protozoonlara karşı güçlü bir aktivite gösterir. Kimyasal yapısı, oksijenin az olduğu ortamda büyüyen mikroorganizmaların DNA sentez mekanizmalarını bozarak etkisini ortaya koyar. Bu selektif toksisite sayesinde, aerobik bakterilere kıyasla anaerobik patojenlerde daha belirgin bir etki alanına sahiptir. Metronidazol, protozoonların (örneğin Entamoeba histolytica, Trichomonas vaginalis ve Giardia lamblia) neden olduğu enfeksiyonları tedavi etmede de etkin bulunmuştur. Özellikle amip enfeksiyonları, trikomoniazis ve giardiyazis gibi tropikal bölgelerde sık görülen paraziter hastalıklarda standart tedavi seçenekleri arasındadır.
Metronidazolün farmakokinetiği incelendiğinde, oral yolla alındığında yüksek emilim oranına sahip olduğu, dokulara kolayca dağıldığı ve özellikle karaciğerden metabolize edildiği anlaşılır. Ayrıca diyalize giren böbrek yetmezliği hastalarında veya ciddi karaciğer hasarı olanlarda doz ayarlamasının gerekebileceği bilinir. Biyoyararlanımı oldukça iyi olan metronidazol, ağızdan alındığında serum konsantrasyonları hızla terapötik seviyelere ulaşır. Kanda proteine bağlanma oranı düşüktür, bu da vücutta serbest haldeki ilacın yeterli miktara erişmesini kolaylaştırır. İlacın yarı ömrü erişkinlerde genellikle 6-8 saat civarında seyreder. Bununla birlikte, karaciğer metabolizması veya böbrek atılımında bozukluk olan vakalarda farmakokinetik parametreler değişebilir. Diğer yandan safra ve karaciğer sekresyonuyla bağırsak lumenine de geçebilir, bu da özellikle karaciğer apsesi veya barsak enfeksiyonlarında metronidazolün yararlı etkisini artırır.
FLAGYL 500 mg film tabletin formülasyonu ve yardımcı maddeler
Film kaplı tablet şeklinde sunulan FLAGYL 500 mg, çeşitli yardımcı maddelerle formüle edilmiştir. Bunlar arasında kalsiyum fosfat dibazik dihidrat, mısır nişastası, sorbitol, povidon, magnezyum stearat, hidroksipropil metil selüloz, polietilen glikol 20000, titanyum dioksit ve hidroksipropil selüloz gibi bileşenler mevcuttur. Bu maddelerin temel işlevleri arasında tablet yapısının korunması, etken maddenin stabilitesinin sağlanması ve yutma kolaylığı bulunur. Sorbitol bir şeker alkoldür ve ilaçlarda tat düzeltici ve dolgu maddesi olarak kullanılabilir. Povidon ve mısır nişastası, tabletin dağılma özelliklerini iyileştirmeye yönelik rol oynar. Titanyum dioksit, tablet kaplamasında renklendirici ve opak yapıcı olarak işlev görür. Bu yardımcı maddelerin herhangi birine karşı intoleransı veya alerjisi olan hastalarda dikkatli kullanım gerekir.
Endikasyon alanları ve klinik kullanım
FLAGYL 500 mg film tablet, enfeksiyon hastalıkları pratiğinde çok çeşitli durumlar için reçete edilebilir. Metronidazolün etkin olduğu patojenler, onu pek çok doku ve organdaki anaerobik veya protozoal enfeksiyonların tedavisinde öncelikli konuma taşır. Özellikle gastrointestinal sistemdeki amebiazis, giardiyazis gibi paraziter hastalıklarda standart tedavi protokolünün bir parçasını oluşturur. Barsak lümenindeki amip trofozoitlerinin öldürülmesi ve karaciğer apsesi gibi ekstra-intestinal formlarda da etkili olması, ilacın değeri açısından önemlidir.
Trichomonas vaginalis kaynaklı enfeksiyonlar, hastalarda ürogenital semptomlara yol açar. Kadınlarda vajinal akıntı, erkeklerde üretrit benzeri tablo görülebilir. FLAGYL 500 mg, tek doz veya kısa süreli protokollerle hem hastayı hem de partnerini tedavi etmek amacıyla uygulanır. Partner tedavisi, enfeksiyonun tekrarlamasını önlemesi açısından kritik bir noktadır.
Anaerobik bakterilerin neden olduğu diş eti enfeksiyonları, dişeti ülserleri veya peridontal lezyonlar da metronidazol ile kontrol altına alınabilir. Diş sağlığı alanında, lokal veya sistemik tedavide metronidazol sıklıkla klindamisin veya amoksisilin gibi diğer ajanlara alternatif olarak seçilir. Lanse edilmiş protokoller, diş hekimi önerisiyle kombine antibiyotik kullanımını içerebilir. FLAGYL 500 mg, ayrıca bacak yaraları, bası yaraları (dekübitus ülserleri) veya diyabetik ayak enfeksiyonları gibi yumuşak doku yaralanmalarında, anaerobik patojenlerin baskın olduğu durumlarda reçete edilebilir.
Medikal ve cerrahi alanlarda da FLAGYL, ameliyat sonrası oluşabilecek anaerobik enfeksiyonları önlemede profilaktik olarak uygulanabilir. Bazı abdominal cerrahi girişimlerde, bağırsakların içindeki bakteriyel flora kaynaklı anaerobik enfeksiyon riski artar. Bu amaçla metronidazol, cerrahi öncesi kısa süreli bir rejim olarak verilebilir. Kimi vakalarda sefalosporin grubu antibiyotiklerle kombine edilerek hem aerobik hem de anaerobik yelpaze kapsanır. Özellikle bağırsak, jinekolojik veya oral cerrahilerde bu yaklaşım yaygındır.
Kontrendikasyonlar ve dikkat edilmesi gereken durumlar
FLAGYL 500 mg film tablete ait en önemli kontrendikasyon, hastanın imidazol türevlerine veya yardımcı maddelere aşırı duyarlılığının bulunmasıdır. Alerjik reaksiyonlar cilt döküntüleri, anjiyoödem, nadiren anafilaksi şeklinde gelişebilir. Hastanın geçmişinde benzer reaksiyon kaydı varsa metronidazol verilmemelidir. Tedavi süresince alkollü içecek tüketimi de kontrendike sayılır veya şiddetle sakınılması önerilir. Metronidazol ve alkol birlikte alındığında disülfiram benzeri bir tablo (bulantı, kusma, çarpıntı, yüz kızarması) ortaya çıkabilir. Bu rahatsız edici tepkimenin nedeni, metronidazolün alkol metabolizmasını bozmasıdır. Hastalara tedavi sırasında ve en az 48 saat sonrasına kadar alkolden uzak durmaları tavsiye edilir.
Karaciğer hastalığı bulunanlarda metronidazol metabolizması yavaşlar ve birikme riski artar. İleri derecede karaciğer yetmezliğinde hekimin, daha düşük doz veya daha kısa tedavi süresi belirlemesi gerekebilir. Nöropati veya merkezi sinir sistemi hastalıkları varlığında da metronidazolün dikkatli kullanılması önerilir; zira uzun süreli ve yüksek dozda uygulandığında nadiren periferik nöropati yapabildiği bildirilir. Uzamış tedavilerde nörolojik semptomlar, sersemlik hissi veya paresteziler izlenmelidir. Ayrıca tıbbi geçmişte diskraziler bulunanlarda, metronidazolün nadiren de olsa lökopeni veya trombositopeni gibi tabloya katkı yapabileceği unutulmamalıdır. Kontrollü izlem, kan değerlerini periyodik takip gerekebilir. FLAGYL 500 mg’ın uzun süreli kullanımında ise mantar veya diğer dirençli mikroorganizmaların aşırı üremesi gibi ikincil enfeksiyon riskine karşı dikkatli olunmalıdır.
Gebelik ve emzirme döneminde kullanım
Metronidazolün gebelik kategorisi, çoğu uluslararası kılavuzda B veya C arasında değişebilmekte olup hamileliğin ilk trimesterinde mümkün olduğunca kaçınılması önerilir. Flagyl’in mutlak endikasyon varsa ve yarar-zarar dengesi lehine ise kullanılması önerilir. Hayvan çalışmalarında teratojenik etki saptanmamışsa da insanlarda kontrollü veriler sınırlıdır. Doktor gerek görmediği sürece gebeliğin ilk üç ayında kullanılmamalıdır. Gebeliğin ilerleyen evrelerinde mecburi hallerde doktor gözetiminde verilebilir.
Emziren anneler açısından da metronidazolün süte geçtiği bilinmektedir. Bu nedenle emzirme sırasında bebeğin maruziyet riskine karşı tedbirli yaklaşım gerekir. Kısa süreli ve düşük doz tedavilerde emzirmeye ara vermek veya doktorun tavsiyesiyle sütün sağımı ve atılması düşünülür. Metronidazol tedavisinin bitiminden 1-2 gün sonra emzirmeye devam etme protokolleri mevcuttur. Uzun süreli tedavi gerektiren durumlarda ise ek beslenme yöntemleri tercih edilebilir.
Dozaj ve uygulama yöntemleri
FLAGYL 500 mg film tablet, yetişkinlerde doz ayarı enfeksiyonun cinsi, hastanın kilosu ve genel durumuna göre belirlenir. Amip enfeksiyonlarında (amebiyazis) örneğin 7-10 gün boyunca günde 1.5 g bölünmüş dozlarda kullanılabilir. Trikomoniyazis tedavisinde tek seferde 2 g’lık (4 tablet) şok doz veya 7 gün boyunca 500 mg sabah-akşam yöntemi uygulanması yaygındır. Giardiyaziste 5-7 günlük kürler, amip karaciğer apsesi durumunda ise daha uzun kürler önerilir. Anaerobik bakteriyel enfeksiyonlarda doz, genellikle 3 eşit parçaya ayrılmış şekilde 1-1.5 g/gün düzeyinde planlanır. Bazı ciddi enfeksiyonlarda intravenöz formda başlamayı müteakip oral forma geçiş yapılır.
Çocuklarda mg/kg prensibine göre hesaplanan dozlar kullanılır. Giardiyaziste veya amebiyaziste 30-40 mg/kg bölünmüş dozlar önerilebilir. Ancak çocuklarda tablet yerine FLAGYL süspansiyon formu tercih edilebilir. Tedavi süresi, enfeksiyon tipine göre 5 günden 14 güne dek uzayabilir. Hastalık semptomlarının gerilemesiyle ilacı erken kesmemek önemlidir, aksi takdirde nüks veya direnç riskleri oluşabilir. Hastalar genellikle ilacı yemek sırasında veya yemekten sonra almak suretiyle olası mide tahrişini azaltabilir.
Yan etkiler ve tolerabilite profili
Metronidazol, çoğu hastada iyi tolere edilir. Yaygın olarak raporlanan yan etkiler arasında bulantı, hafif karın ağrısı, iştah değişikliği ve metalik tat hissi yer alır. Metalik tat, oldukça karakteristik bir bulgu olup tükürüğün tadını değiştirebilir. Bazı hastalarda dilde pas rengi veya kahverengi kaplama da olabilir. Bulantı veya hazımsızlık durumunda ilacı öğün arası yerine tam yemek esnasında alarak semptomlar hafifletilebilir. Merkezi sinir sistemi kökenli yan etkiler, seyrek görülmekle birlikte parestezi, baş ağrısı, sersemlik, duygu durum değişiklikleri yaşanabilir. Uzun süreli yüksek doz kullananlarda periferik nöropati riskine karşı dikkat gerekir.
Deri döküntüsü veya kızarıklık gibi alerjik reaksiyonlar, en azından farmakovijilans raporlarında zaman zaman ortaya çıkar. Ciddi hipersensitivite veya anjiyoödem nadir olmakla birlikte göz önünde bulundurulmalıdır. Metronidazolün alkol ile birlikte alınması, disülfiram benzeri reaksiyona sebep olabilir. Hastada ani bulantı, kusma, karın krampları, yüzde kızarma, çarpıntı, terleme görülebilir. Bu nedenle tedavi boyunca ve tedavi sonlandıktan sonra 48 saat süreyle alkolden uzak durulmalıdır. Karaciğer enzimlerinde geçici yükselmeler saptanabilir. Ender vakalarda sarılık veya akut karaciğer yetmezliği kaydedilmiştir, bu gibi ağır tablo çoğunlukla diğer ilaçlarla kombine tedavi gören, yatkınlığı olan hastalarda görülür. Kan parametrelerinde lökopeni veya nötropeni oluşabileceği bildirilmiştir, fakat bu geçici veya doza bağlı bir yan etki şeklinde tanımlanır.
İlaç etkileşimleri ve klinik öneriler
Metronidazol, çeşitli ilaçlarla etkileşime girebilir. En temel etkileşimlerden biri varfarin veya benzeri oral antikoagülanlarla birlikte kullanımda gözlemlenir. Metronidazol, warfarinin yıkımını azaltabilir ve protrombin zamanını (INR) yükseltebilir. Dolayısıyla kanama riski artar, doz ayarlaması ve INR izlem sıklığının artırılması gerekir. Lityum düzeylerini artırabileceği için bipolar bozukluk tedavisinde lityum alan hastalarda serum lityum seviyesi yakından izlenmelidir. Mikrozomal enzim indükleyicisi ilaçlar (fenitoin, fenobarbital) metronidazolün plazma konsantrasyonunu düşürebilirken, simetidin benzeri enzim inhibitörleri tersine yükseltebilir. Disülfiram tedavisi gören hastalarda psikolojik reaksiyonlar ortaya çıkabildiği raporlanmıştır.
Alkol ile kombinasyonunun istenmeyen disülfiram benzeri etki yapabileceği zaten bilinir. Doktorlar, metronidazol tedavisinde hastalara açıkça alkol almamaları konusunda uyarı yapmalıdır. Siklosporin, fluorourasil gibi ilaçlarla etkileşim de klinik olarak önemli olabilir. Özellikle organ nakli hastalarında siklosporin düzeyinde artış, immunosupresyon dengesini bozabilir. 5-fluorourasil metabolizmasını ise yavaşlatarak toksisiteyi yükseltebilir. Bu nedenle kombine tedavi planlanırken hekimlerin potansiyel etkileşimleri değerlendirmesi, gerekirse doz ayarlamasına gitmesi önemlidir.
Araç ve makine kullanımı üzerine etkisi
FLAGYL 500 mg film tablet ile tedavi esnasında bazı hastalarda sersemlik, koordinasyon bozukluğu, halüsinasyon, baş dönmesi, çift görme gibi santral sinir sistemiyle alakalı yan etkiler raporlanabilir. Bu tür semptomların şiddetine göre araç veya makine kullanma becerisi geçici olarak etkilenebilir. Dolayısıyla metronidazol tedavisine yeni başlayan veya doz artışı yapılan hastalarda dikkatli olunması, özellikle ilk günlerde araç veya tehlikeli makine kullanımından kaçınılması önerilir. Kronik kullanımda ya da düşük doz rejimlerinde bu risk minimal olsa da kişinin kendi durumu izlenerek karar verilmelidir.
Doz aşımı ve tedavi yöntemleri
Metronidazol doz aşımında akut toksisite genellikle hafif-orta düzeydedir. Yine de, çok yüksek dozlarda gastrointestinal rahatsızlıklar, nörolojik belirtiler (baş dönmesi, sersemleme, nöbetler) veya karaciğer enzimlerinde ciddi yükselme görülebilir. Doz aşımı şüphesi varsa, semptomatik ve destekleyici tedavi esastır. Gerekirse mide yıkanması, sıvı elektrolit dengesi sağlama, nöbet kontrolü (diazepam veya benzer ajanlar) uygulanabilir. Metronidazolün spesifik bir antidotu bulunmaz. Diğer yandan diyalize girenlerde metronidazol kısmen uzaklaştırılabilir, bu da ağır doz aşımının hafifletilmesinde yardımcı olabilir. Hastanın hayati bulguları ve karaciğer fonksiyonları yakından izlenerek doz aşımı tablosu yönetilir.
Ambalaj, saklama koşulları ve güvenlik
FLAGYL 500 mg film tabletler genellikle blister ambalajda 20 tabletlik kutular halinde satılır. Kutu üzerinde ve blister üzerinde son kullanma tarihi, parti numarası gibi bilgiler yer alır. Kurumların resmi ruhsat bilgileri, üretici ve ruhsat sahibi şirketle ilgili beyanlar da mevcuttur. İlaç 25°C altındaki oda sıcaklığında, ışıktan ve nemden korunaklı bir ortamda saklanmalıdır. Bu koşullar, metronidazolün bozunma veya kristallenme gibi fiziksel değişimler göstermeden stabil kalmasını sağlar. Son kullanma tarihi geçmiş, saklama koşulları bozulmuş veya ambalajı tahrip olmuş ürünler kesinlikle kullanılmamalıdır. İlacın çocukların erişemeyeceği yerlerde muhafaza edilmesi önerilir. Kullanılmayan veya tarih geçmiş ilaçların atık yönetimi, çevreye zarar vermeyecek şekilde yürütülmeli, atık suya veya çöp kutularına direkt atılmamalıdır.
Klinik ve ruhsat standartları
FLAGYL 500 mg film tablet, dünya genelinde çeşitli ilaç otoriteleri tarafından incelenerek ruhsatlandırılmıştır. Antibiyotikler ve antiprotozoal ilaçlar arasında yer aldığından, farklı endikasyonlarda ya tek başına ya da kombinasyon halinde kullanılmak üzere onay almıştır. Türkiye’de de Sanofi Sağlık Ürünleri Ltd. Şti. adına ruhsatlı olan bu ilaç, Lüleburgaz’daki üretim tesisinde üretilir. Ruhsatlandırma aşamasında klinik deneyler, kalite ve stabilite testleri, farmakolojik ve toksikolojik veriler ilgili otoritelere sunulmuştur. Güncel farmakovijilans sistemi, yan etkilerin düzenli olarak toplanmasını ve değerlendirilmesini mümkün kılar. Bu sayede FLAGYL’in güvenlik profilini izlemek ve prospektüs bilgilerinde gerektikçe düzenleme yapmak mümkündür.
Hekim ve hasta açısından özet değerlendirme
FLAGYL 500 mg film tablet, metronidazolün pratik, iyi emilen ve geniş etki alanına sahip formülasyonlarından biridir. Hekimler, hastanın enfeksiyon etkenini (anaerobik bakteri veya protozoon) saptadıktan sonra, enfeksiyonun şiddeti ve hastanın klinik durumuna göre dozu ve tedavi süresini belirler. Özellikle GİS enfeksiyonları, diş eti lezyonları, ürogenital enfeksiyonlar, ameliyat sonrası koruma, doku apse ve yaraları gibi durumlarda ilk seçenek olabilir. Bu sayede anaerobik kaynaklı ciddi problemlerin kontrolünde yüksek etkinlik sağlar. Tedavi sırasında dozu aşmamaya, tedavi süresine sadık kalmaya, alkolden sakınmaya yönelik uyarılara dikkat etmek hasta uyumu açısından önemlidir. Ayrıca olası yan etkiler hakkında bilgilendirilen hasta, baş ağrısı, bulantı veya cilt döküntüsü gibi semptomların yaşanması halinde hekime danışmalıdır.
Metronidazolün doza bağlı veya uzun süreli kullanıma bağlı nadir ancak önemli nörolojik etkiler barındırabileceğini hatırlamak gerekir. Bu nedenle 10-14 günü aşan rejimler ya da tekrarlanan kürlerde hekim gözetimi artar. Gerek duyulursa karaciğer ve hematolojik parametreler izlenir. FLAGYL, diyetle ilgili kısıtlama olarak özellikle alkol tüketimi konusunda önemli bir uyarı taşır. Birçok hastanın bu konuyu önemsemeyip sosyokültürel alışkanlıkları gereği hata yapma ihtimali vardır, bu da rahatsız edici disülfiram benzeri reaksiyon doğurabilir. Dolayısıyla hekim ve eczacı, hasta eğitimi açısından net ve vurgulu bilgilendirme yapmalıdır.
Protozoon kökenli enfeksiyonlarda, tedavi başarısı büyük ölçüde partnerin de eş zamanlı ilaç kullanımına bağlı olabilir. Trikomoniyazis gibi cinsel yolla bulaşan parazitlerde partner tedavisi ihmal edilirse tekrar enfeksiyon kaçınılmaz olabilir. Bu tür vakalarda hekimin hasta danışmanlığı, laboratuvar tahlilleri ve kontrol testlerinin önemi büyüktür. Amip karaciğer apsesi veya sistemik anaerobik enfeksiyonlarda da ek bir yaklaşımla cerrahi drenaj veya ek antibiyotiklerin kombinasyonu gerekebilir.
Hekimlerin, FLAGYL 500 mg film tableti reçete ederken hastanın tıbbi öyküsüne ek olarak şu noktalara odaklanması önemlidir: Olası karaciğer veya böbrek bozukluğu, sinir sistemi hastalığı, mevcut ilaç etkileşimleri ve gebelik durumu. Ayrıca uzun tedavilerde hafta bir kez periferik kan sayımı kontrolü yapmak, gerilimin bulunduğu hallerde ise EKG gibi ek parametreleri gözlemlemek yerinde olur. Bu hususlar, metronidazol tedavisinin komplikasyonsuz sürdürülmesini sağlar.
Sonuç niteliğindeki uzman değerlendirmesi
FLAGYL 500 mg film tablet, anaerobik bakterilerle birlikte protozoonları hedef alan geniş spektrumlu antimikrobiyal etkisiyle tıp dünyasında sıkça kullanılan bir ilaçtır. Amip, Trichomonas, Giardia gibi sık rastlanılan protozoonlara karşı standardize edilegelmiş tedaviler içinde yer alır. Karın içi apseler, cerrahi profilaksi, diş-çene cerrahisi enfeksiyonları, jinekolojik ve cinsel enfeksiyonlar gibi pek çok alanda hekimlerin güvendiği bir seçenektir. Ancak bu yaygın kullanım aynı zamanda yanlış veya gereksiz reçetelendirme riskini de barındırır. Doğru tanı konulduktan sonra hedef mikrobiyal ajan anaerobik karakterdeyse veya protozoon kökenliyse FLAGYL, kombine rejimlerin parçası veya monoterapi şeklinde tercih edilebilir.
Emziren veya gebe hastalarda ise özel dikkat gerektirir. Gebeliğin ilk trimesteri genel olarak kontrendike durumun vurgulandığı önemli bir dönemdir. Alkolle etkileşimi ve merkezi sinir sistemi üzerindeki potansiyel etkileri göz önüne alınarak tedavi planına hasta tarafından tam uyum sağlanmalıdır. Hekimlerin dozu, hastalığın ciddiyeti, tekrarlama riski, farmakokinetik özellikler, hastanın yaşı ve kilosuyla uyumlu biçimde ayarlaması önem taşır. Uzman klinisyen, tedavinin takibini yaparak yan etkiler veya etkileşimler konusunda tetikte olmalıdır. Özellikle uzun süreli kullanımda karaciğer fonksiyonlarının izlenmesi ve hematolojik testler gerekebilir.
FLAGYL 500 mg film tablet, modern enfeksiyon tedavisinin büyük bölümünde, hem birincil hem de destekleyici tedavi olarak konumunu sürdürür. Bununla birlikte, dirençli mikroorganizmalar ve yeni hastalık etkenlerinin ortaya çıkması, ilaç kullanımını daha da rasyonel planlamayı gerektirir. Halk sağlığı perspektifiyle bakıldığında da, gereksiz antibiyotik kullanımının önüne geçmek için FLAGYL gibi geniş spektrumlu ilaçlar sadece gerektiğinde ve uygun süreyle reçete edilmelidir. Tüm bu noktalar dikkate alındığında, FLAGYL 500 mg film tabletin hekim gözetiminde, mevzuata ve tıbbi kılavuzlara uygun şekilde kullanılması, hastaların sağlıklı iyileşme ve enfeksiyonsuz yaşam hedefinde önemli katkılar sunar.
